İntizam-ı Kelam:
Yaşanmış bir hikayeden alıntıdır melodiler.
Boş bir kağıt ve kalem durmadan yazar çizer.
Ne kadar anlatsan da geri dönmez gidenler.
Eski hatıralar hatırlanmayacak bu sefer

Değeri kaybolur mu
elimde tek hazine sen iken
Güven duygularım yok bu sarraf kentiydeyken
Yıllanan da yollanırmış taş olan bir kalpten
Hatrı var mı kahvelerin şimdi sen giderken

Telafisi zor bu aşkın fedaisi ben iken
Güneş sabıkalıdır buz kesilen yüzümden
Teslim olmak İstemez ki korkuları varken
Ve manen yanındayim sen görmezden gelirken

Tek bir sayfa koparıp atsan gönül defterinden
Mürekkebin hasretiyle dolar yazmayan kalem
Silahsız ordu kurdum karargahı sen iken
Tarafsız bu bölge benim kuşattığım son kalem

Nakarat:
Yanmayı göze al ya da söndür alevler yakar geçer
Sana bir şans versem telafisi yok bunu öğren
İster beni dost bil ister düşman gör yeniden
Sana dair umutlarım tükenmeden gel


Hakan Dede:
Geceme hoşgeldin özlemiyle yandığım..
Yine sensin şu sözlerin dayandığı..
Ölüme koşuyorsam sebebi sensin
Ve sensin yine aşkı gözlerinden aldığım

Göz bebeklerim , ninni yoksulu
Adına şarkı yazan bu şairi dinliyor musun ?
Bana sahip çıkın , gerçi yazdıklarım
Aşktan , sizlerse kin diyorsunuz..

Beni bilmiyorsunuz , sizi bildiğim kadar..
Sizin gözünüzde kirliyim tamam..
Durun yapmayın , belki biraz rahatlarsınız.
Şiirlerle kalbinize sindiğim zaman ..

Gökte yağmur var , içimde dert..
İstediğin biçimde gel..
Yeterki gel kadınım kabulümsün
Fakat sevmiyorsan uzaklaş git inceden

Nakarat:
Yanmayı göze al ya da söndür alevler yakar geçer
Sana bir şans versem telafisi yok bunu öğren
İster beni dost bil ister düşman gör yeniden
Sana dair umutlarım tükenmeden gel